"Dürüst bir adam, ölümü göze alır gerçeği her açıklamaya kalkışında..."
Bernard Shaw
Antakyalı yazar Ahmet Bayırlı'nın ilk kitabı Denize Hasret İstiridyeler. Kitabın editör , kapak tasarımı ve iç dizaynı gibi her aşamasını yazar bizzat kendisi ayarlamış. Büyük puntolarla yazılan kitap rahat okunuyor. Kitabın ilk sayfalarından itibaren Doruk'un dünyasına adım atıyor ve sayfalar ilerledikçe onu daha iyi tanıyor ve sakladığı sırrını öğreniyoruz.
Kitabın isminde adı geçen ve kitapta da Doruk'un kilitli bir çekmecede sakladığı İstiridye ile yazar bu vanlıların çift cinsiyetli olmasına dikkat çekiyor ve çevremizde gördüğümüz birçok insanın da aslında fark etmediğimiz bir tarafı olabileceğini anlatıyor.
" Kedi kediyi nerede görse tanır."
Doruk üniversite öğrencisi , yakışıklı bir genç adam. Aynı zamanda okulun radyosunda bir program da yapıyor. Elif , Doruk'un kız arkadaşı . Elif ne kadar yakınlaşmak , ileriye dönük hareket etmek istese de bir noktadan sonra Doruk kendisini hep geri çeker ve uzak durur.
Elif karakteri ile neşeli , hayatının baharında bir genç kız karakteri çiziliyor. Bu genç kız karşısındaki erkeğe sırılsıklam aşık olmuştur. Karşısındakini aslında kendi görmek istediği gibi görmektedir . Zaten çoğumuzun yaptığı da bu değil midir. Bazen insanlara bir kılıf örerek onları bu kılıfa dahil ederiz ve gerçeklere gözümüzü kapatırız. Elif de hayatından çok memnundur ve bazı şeylere karşı gözü kapalı kalmıştır.
Doruk çocukluğundan beri farklı olduğunun farkında olan birisidir. Bu gerçeği reddetmek istese de kendi gerçeğini inkar edemez. Bir süre sonra kendisini kabul etse de çevre tarafından kabul görmeyeceğini bildiği için saklamaya çalışır.
Deniz... İsmi geçtikçe kim olduğunu merak ettiğimiz karakter... Doruk'un gerçeği..
Yazar kitabı ile toplumsal bir gerçeği kaleme almış . Kitabı yazarken bana göre olduğu gibi anlatması, fazla duyguları işin içine karıştırmaması daha iyi olmuş. Böylece ön yargı olmadan kitabı olduğu gibi okuyoruz. İşin içine duygusal kısımları fazla dahil etseydi kitap bu kadar başarılı olmazdı. Doruk'u ve yaşadığı ve hissettiklerini yazarken diğer taraftan etrafındaki insanların ona karşı olan tavırları , bakış açıları ve bunların sonuçlarını da net olarak belirtmiş Ahmet Bayırlı . Bir felakete sürükleyen tepkiler ve sonucunda gelen pişmanlıklar... İnsanlar tepkilerini düşünerek verseler ve şu elalem ne der düşüncesinden vazgeçseler daha mutlu bir toplum olabileceğimizi düşünüyorum.
Kitapta işlenen konuyu net olarak belirtmek istiyorum kitabı okumak isteyenler için. Eşcinsellik ve eşcinsel olanların yaşadıkları konu alınıyor. Eşcinsel denilince aklımıza filmlerdeki kadınsı tavırlı olanlar ya da travestiler geliyor çoğunlukla. Fakat karşımıza çıkan tavır ve hareketleri normal olan birisi de eşcinsel olabilir. Aynı kitaptaki Doruk gibi. Kızların dikkatini çeken yakışıklı bir erkek. Fiziksel olarak bir farkı yok tek farkı hissettikleri ve o hisleri kime karşı duyduğu... Kitapta gittikleri psikiyatrist karakteri aracılığı ile yazar olayın psikolojik boyutunu ve bu durumun arkasında olabilecekleri bize aktarıyor. Bu yönü ile de bilimsel gerçekleri dile getirmek istemiş yazar.
Öncelikle kitabı bitirdikten sonra yazarın kitabı aşırı duyguya boğmadan yazmasını sevdim. Daha önce de belirttiğim gibi duygu yoğunluğu fazla olsaydı kitabı okumazdım. Bu konuda tam kıvamında diyebilirim. Kitabı okumak isterseniz ön yargısız bir biçimde kitabı okumanızı tavsiye ederim. Bir gencin yaşadığı zorlukları ve onun gerçeğini psikolojik , sosyolojik yönden ele almış yazar. Herkesin bakış açısı ile göstermeye çalışmış. Son olarak en çok Elif yerinde olsam ne tepki verirdim diye düşündüm ve kesinlikle Elif ile aynı tepkiyi vermezdim. :)))) Ortalık fena dağılırdı !!!!!
Kitabın Adı : Denize Hasret İstiridyeler
Yazar : Ahmet Bayırlı
Yayınevi : Bayırlı Kitap
Sayfa Sayısı : 311
Seçenekler arasında doğru cevap yoksa sana en mantıklı geleni seçip, onun doğru olduğuna inanmaya başlarsın. Kendi özgür iradenle bir seçim yaptığına inandığın için seçimini kabullenip savunursun. Ama sorgulamaya başladığın an, aslında cevabın değil sorunun hatalı olduğunu anlarsın. Sorusunu bilmediğin cevapları aramaktan vazgeçip sorular sormaya başlarsın. Onların doğrularını ve seçeneklerini bırakır kendi sorularını ve cevap anahtarını hazırlarsın.
Genç bir adamın, Doruk’un; yaşam mücadelesine, savunmasına, duygularına, travmalarına ve kendi olma çabasına tanıklık edeceksiniz.
merak ettim kitabı, çok güzel açıklamışsın ellerine sağlık.
YanıtlaSilGüzel ve yeni yeni değinilen bir konu. Yazarın üslubunu merak ettim. Alacaklarım listesine eklemekte fayda var :)
YanıtlaSilÖneri için teşekkür ederim, iyi günler :)
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil