Bugün kitaplığımın başında durmuş incelerken, yıllar önce , oğluma hamile iken okuduğum Doğmamış Bir Çocuğa Mektup kitabı gözüme ilişti. Kitabı elime aldığımda , o kitap kokusunu içine çekerken o günler, kitabı okuduğum zamanlar aklıma geldi. Zaman aslında hissettiğimizden de çabuk geçiyor. Geçmişten geriye kalan ise anılar ve bir kaç parça eşya...
Doğmamış Bir Çocuğa Mektup çok duygusal bir kitap. Ben de ne akla hizmet böyle duygusal bir kitabı en duygusal olduğum dönemde hamile iken okudum bilemiyorum. Hatırladığım bu incecik kitabı okumam tutamadığım gözyaşlarımla kısa sürede bitmemişti. İki gözü iki çeşme ağlaya ağlaya okumuştum kitabı. Hamile olmasaydım mutlaka yine kitaptan çok etkilenirdim ancak bu kadar ağlayacağımı düşünmüyorum.
Kitap hamile kalan bekar bir annenin bebeğine yazdığı mektuplardan oluşuyor. Hamile olduğunu erkek arkadaşına söyleyince o da bebeği aldırmasını söylüyor. Ancak anne bebeğine kıyamıyor tek başına doğurup büyütmeye karar veriyor. Ancak dönemin şartlarında bu çok zordur. Kitabın yazıldığı yılın 1975 olduğunu düşünürsek bu zorlukları anlayabiliriz. Bebeği yavaş yavaş karnında şekillenirken o da bebeği ile konuşmaya devam ediyor. Ona masallar anlatıyor ve bu dünyanın zorluklarından bahsediyor. Hamilelikte riskli bir döneme girince yatak istirahati gerekiyor. Bu da çalışan ve yalnız birisi için çok zor oluyor. Anne - babasının tepkisinden çekinirken onlar da doğurmasını söylüyorlar. Ancak iş seyahatinde kötü yollarda araba ile giderken kan geliyor ve bu sonun başlangıcı oluyor.....
1929-2006 yılları arasında yaşamış olan feminist yazar Oriana Fallaci 'nin önemli kitapları arasındadır Doğmamış Bir Çocuğa Mektuplar. 9 yaşında kısa hikayeler yazmaya başlayan yazar 17 yaşında gazetecilik yapmaya başlamıştır. Yazar bir çok ünlü liderle röportajlar yapmış ve bir dönem de savaş muhabirliği yapmıştır. Öfke ve Gurur adlı eseri İtalya'da 1 milyonu aşkın satmıştır.
Oriana Fallaci |
Çok sevdiğim bu kitabı tüm kitap dostlarına tavsiye ederim.
Doğmamış Bir Çocuğa Mektup Oriana Fallaci Can Yayınları Çeviri: Pınar Kür 127 sf. "Senden korkuyorum. Seni hiçyokluktan zorla çekip alan, gövdeme ekleyen rastlantıdan. Seni çok beklediysem de karşılamaya asla hazır olmadım. Ama kendi kendime hep o kötü soruyu sordum: Ya doğmak hoşuna gitmezse? Ya günün birinde haykırıp suçlarsan beni: "Sana kim dedi beni dünyaya getir diye? Neden dünyaya getirdin beni, neden?" İtalyan yazar Oriana Fallaci böyle diyor derin izler bırakan kitabı "Doğmamış Bir Çocuğa Mektup"un başlarında. Erkeğinden ayrılmış bir kadının, gebe olduğunu anladığı andan başlayarak hissettiklerini, iç dünyasında kopan fırtınaları, yaşadığı korkuları, coşkusunu ve erincini başka hiçbir kitap bu kadar başarıyla yansıtamadı, okuru bu denli etkileyemedi. Bir kadının bedeninde filizlenen o küçücük canlıyla, onu karnında taşıdığı sürece yürüttüğü bir monolog bu kitap. İlk yayınlandığı 1975 yılından bu yana sayısız dile çevrilen bu çarpıcı kitap, Oriana Fallaci'nin ustalıklı ve şiirsel anlatımıyla haklı bir başarıya ulaşıyor; unutulmazlar arasında yerini alıyor.
Kış kitabı gibi. Ne dersiniz? Hem yğmur, hem çay hem de kitap. Süper olur.:)
YanıtlaSilBence muhteşem olur:))
Sil