Uzun süredir roman okuduğum için öyküye hasret kalmıştım. Kapağına hayran kaldığım Ay Yağmurları 'nı okumaya başladığımda öyküye ne kadar uzak daldığımı daha iyi hissettim. Bir türden farklı bir türe geçiş yapınca bir yabancılık hissedilir mi? Hissediliyormuş!....
İki insanın birbirine en uzak olduğu an, karşı karşıya oturmuş birbirlerinin gözlerine bakarken söyleyecek tek bir söz bile bulamadıkları andır.
Julio Cortazar 'ın bu güzel sözü ile başlayan kitap üç bölümden oluşuyor. Anısız , Rüzgarın Götürdükleri , Kısa Ölümler .
Günler, aylar , yıllar geçti...
Ayakta duracak gücü kalmamıştı artık.
Ellerini bırakıp karanlığı gömülse...
Yukarı doğru tırmansa...
Ah, ama o indikçe yükselen ,yukarı çıktıkça gerisin geri alçalan bu uğursuz merdiven izin vermiyordu hiçbir şeye.
Ne yapacağını bilemiyordu.
Anısız kısmındaki öykülerde bir depresiflik , bir melankolik hal seziliyor. Bazen bir sayıklamaya dönüşüyor öyküler ve başta size yabancı gelseler de okumaya devam ettikçe bir parçanız haline geliyor , bir noktadan sonra da şiirsel olarak hissediyorsunuz.
Rüzgarın Götürdükleri bölümünü okurken nedense bu satırlarda yazarın kendisine ait daha fazla duygu ve yaşanmışlık olduğunu hissettim. Bunu hangi öykü ya da hangi cümle derseniz cevap veremem. Fakat bu his okudukça bana kendini daha fazla hissettirdi.
Kısa Ölümler ise adından da anlaşıldığı gibi kısa, şiirimsi bölümlerden oluşuyor. En kısası bir cümle bu bölümün.
"Bana korkunç bir öykü anlat ," dedi.Bu kitapta ayrı bir tat ve lezzet buldum ben . Farklı tarz sevenler göz atsın derim:))
" Zaman acımasız birisi," dedim.
Sustuk.
Kitabın Adı :Ay Yağmurları
Yazar :Kadir Aydemir
Yayınevi :Yitik Ülke Yayınları
Sayfa Sayısı :100
Birbirine karışan izler, iki insanın tanışmasıyla ayrıldıkları an arasına sıkışan zaman, ölümle yaşamın buluştuğu rüyalar, insanın acısıyla doğanın hissettiği acı… Zamanla hiçbir şeyi "unutmayan"ların ve zehirli düşlerin anlık öyküleri var Ay Yağmurları'nda. Kadir Aydemir, şiirsel ve güçlü bir dille ustaca kaleme aldığı yeni öykülerinde az sözcükle çok şeyin anlatılabildiğini kanıtlıyor okura. Edebiyatı seven herkes için büyülü metinlerle dolu özel bir kitap.
Bir ağaç köklerini unutabilir mi? Hayır, kazanan sen değilsin asla. Yalnızlık elinde bir bıçakla gelir ve kendini hissettirir. Metali anlarsın. Perdeye sürtünen hafif bir rüzgâr gibidir zaman. Her şey bir anda olur. Sokağın ortasında tek başına kalırsın. Biçimsiz evlerin kör gözleri, çöp kutusu, kediler, yalnızlık ve sen. Kanlar içindesin!
merhaba
YanıtlaSililginizi çekerse beklerim.
http://mugeninlistesi.blogspot.com.tr/2016/11/24-kitap-cekilisi.html
Merak ettim alacağım en kısa sürede teşekkür ederim 😉❤️
YanıtlaSilMerak ettim bende😊
YanıtlaSil