Son İstasyon senarist ve yazar Tolga Aydoğan'ın son kitabı. Yaşama Açılan Penceredir Kitap Ankara buluşmasında tanıştım yazar ile . Kendisi ile tanıştıktan sonra kitabını okumak ve yazın tarzı ile tanışmak büyük mutluluk oldu benim için. Kitabı okurken ara ara yazarın sesini duymadım dersem yalan olur.
Son İstasyon bir öykü kitabı . Kısa kısa öykülerden oluşuyor , öyküler sıkmadan akıyor ve birbirinden ilginç konulara sahip. Öykü kitapları okumayı severim, fakat her öykü kitabını sevmem. Bazı öykülerdeki yarım bırakılmışlık beni rahatsız eder. Son İstasyon'daki öykülerde yarım bırakılmışlık yoktu , her öykü damağımda ayrı bir lezzet bıraktı.
Kitaba ismini de veren Son İstasyon isimli öykü iki farklı zamanda geçiyor. Kurtuluş savaşı ve günümüz. Kurtuluş savaşında büyük öneme sahip olan Eğridir Garı'nda geçiyor . Tarihi bir zemini olan bir kurgu Son İstasyon. Gece garda bekçi olan makasçı Rıza gece kendisine konuk olan ihtiyarla konuşup dertleşirken bir taraftan da aynı bölgede kurtuluş savaşı zamanında yaşamış Kadir Onbaşı'yı ve dönemi anlatıyor bize öykü.
Ne Güzel Olmuş Di' Mi Sabiha? da ise emeklilik hayatına ayak uydurmaya çalışan Yüksel'i okuyoruz kitapta. Bu hikayade öğrendiğim bir şey de erkekler asla berberlerini aldatmazlarmış :))) Yüksel'in eşinin sabrına hayran oldum.
Değer Mi Gözlerimiz Maviye öyküsünde ise bir madenci ve ailesine yer verilmiş. Gelen bir telefonun onlara düşündürdükleri ve endişeleri anlatılıyor öyküde.
" Allah'ın en sevdiği renk mavidir, "demişti. " Dünyayı yaratırken en çok maviyi kullanmış, denizleri, gökyüzünü hep maviye boyamış." Dünyanın dörtte üçü maviymiş. İnsanın dörtte üçü ise karanlık. Kamil Efendi'ninki daha da karanlık ama. Dört dörtlük bir siyahlık kaplamış içini.
Madik Ekrem öyküsü ise en çok güldüğüm öykü oldu. İş arayan genç adam "bulgurculuk " işi bulur. Bulgur alıp satacağını düşünürken bunun hırsızlık olduğunu öğrenir. Ava giden avlanır misali komik bir öykü Madik Ekrem.
Papatya Falı 'nda Çiçek Nuri anlatılıyor. Babadan kalma dükkanı işleten Nuri'nin evlenme hayali ve çiçeklerle ilişkisini okuyoruz öyküde.
Hikayemiz Burada Bitiyor 'da eski yeşilçam senaristlerinden olan Efruz Bey'i okuyoruz. Zamanın insana nasıl acımasız davrandığını fakat esas acımasız olanın yine insan olduğunu okuyoruz öyküde.
Arif Susam'a Kurban Ol Sen de ise Orhan Bey ve eski kapıcısı yeni komşusu olan Burhan Bey'e konuk oluyoruz.
Önümüzdeki Aşklara Bakacağız isimli öyküde yetenekli bir futbolcu ve sistemin çarklarının nasıl döndüğünü okuyoruz.
Lüzumsuz Kemal ise beni en çok etkileyen öykülerden birisiydi.
Her biri hayatın içinden , sıradan insanların öykülerini anlatıyor Son İstasyon'da Tolga Aydoğan. Belki içlerinden birisi de sizin komşunuz ya da çok yakınınızdır ne dersiniz???
Kitabı çok sevdim. Öykü okumayı seviyorsanız bu kitabı da okunacaklar listenize eklemek isteyebilirsiniz:))
Kitabın Adı :Son İstasyon
Yazar :Tolga Aydoğan
Yayınevi :Minval Yayınları
Sayfa Sayısı :216
Tolga Aydoğan, Son İstasyon'da yer alan öykülerinde sıradan insanların kalplerinde yaşattıkları o sıcak aşkları, savrulmaları, kaygıları ve kimi zaman kendilerinden bile sakladıkları sevinçleri, korkuları dile getiriyor. Şehrin içinde görmezden gelinen, kaybolan küçük insanların büyük hayallerini, taşra havasını teneffüs edeceğiniz samimi öykülerle karşınıza çıkıyor. Herkesin mutlaka kendinden bir şey bulacağı, iç dünyanıza yapacağınız bir yolculuk bu kitabın sayfalarında cümlelerle somutlaşarak düşlerinize sesleniyor.
"Karşısında göl… Karanlık. Ay ılgım salgım, bulutların arkasına gizlenmiş, gönlü olup didarını gösterse, az biraz parıldayıverse ışıltısı yaban otlarının altına gizlenen paslı raylara vurup elmas gibi parlatacak. Az önce yağan yağmurun soğuğu çöreklenmiş geceye. Durmanın imkânı var mı bu yalnızlığa terk edilmiş istasyonda.
"'Memlekette kaçacak yer mi kaldı Zübeyde?' 'Benim aklım ermez Kadir. Cepheden uzak olursak canımız da güvende olurmuş diyor babam.' Gülümsedi Kadir: 'Memleket güvende değilken insan kendi güvenliğini nasıl bu kadar düşünür!' Zübeyde haz etmedi bu cümlelerden. Astı suratını. 'Sen gidersen bende cepheye giderim Zübeyde!' Yürek kalkınlığıyla: 'Ya biz ne olacağız?' 'Ya memleket?' Sustu. Uzun uzun baktı Zübeyde. Kadir'in gözlerine baktı. Gözlerinin içindeki karanlığa...Belirsizliğe..."
Öyküleri severim.Hele beni sıkmadan içine çekebildiyse ayrı güzel.Anlatımınızdan böyle bir izlenim oluştu bende.Listeme ekleyeceğim kitabı.Emeğinize sağlık...
YanıtlaSilKitabı anlatımını çok sevdim. Son İstasyon; o Kurtuluş Savaşı konulu hikaye ile Madik Ekrem bu kısa anlatımda bile senin cümlelerinden sevdim. Listeye girer. :)
YanıtlaSil