KORKU. Onlarca duygu arasında belki de insanın hayatta kalmasını sağlayacak tek duyguydu.Lawrence Myers serisinin ilk kitabı Girdap. Murat Aloğlu 'nun okuduğum ilk kitabı. Yazarı ve tarzını bilmediğim için beklentisiz başladım kitaba.
Kitaba geçmeden önce yazardan bahsetmek istiyorum. 1987 İstanbul doğumlu olan Murat Aloğlu genç yazarlarımızdan . Türkiye Polisiye Yazarlar Birliği web sitesinde yazar kendi hakkında bilgi vermiş. 5 yaşında kendi kendine okumayı öğrenen Murat Aloğlu on yaşında Agatha Christie kitapları okumaya başlamış. O günlerden bugüne olan birikimi ve doğal yeteneği ile de harika bir kitap ortaya çıkarmış ki bu cümle benim fikrim . Çünkü Girdap'a bayıldım:D
Ölümün kendisinde bir şey yoktur. O sadece anlık bir yaşayıştır. İnsanları korkutan ona yaklaşma ve onu yaşama şeklidir.
Bir rahibin öldürülmesi ile başlıyor olaylar Girdap'ta. Vahşice öldürülse de rahip , ekipler icin standart bir cinayet soruşturmasıdır başta olay. Yapılan adlı tip incelemesinde rahibin aynı zamanda zehirlendiği de ortaya çıkar . Vahşice öldürülmeseydi zaten zehir yüzünden ölecekti. Bu durumla birlikte soruşturmanın da yönü değişir. Ortada iki katil vardır ve ipucu yoktur . İşlenen başka cinayetlerle birlikte olaylar iyice karışmaya başlar ...
Basit bir seri katil olayı değildir olanlar. Bir tarafta intikam peşinde olan bir adam , diğer tarafta ise devlet adına iş yapan çok gizli bir örgüt ...
Polisin işi çok zordur. Ekmek kırıntılarını takip ederken katilin sürekli onların bir adım önünde olması işleri çok zorlaştırır.
Son sayfasına kadar heyecanla okuduğum , sürükleyici ve harika bir kurguydu Girdap. Yazar karakterleri , kurguyu ve olayların gidişatını büyük bir başarı ile kaleme alırken okuyucuyu da kitaba büyük bir ustalıkla bağlıyor . Heyecan ve merak duygusunda azalma bir tarafa sayfalar ilerledikçe daha da artıyor. Kitabı bitiresiye kadar elimden bırakamadım . Yalnız şunu da belirteyim örgütün başındaki ismi tahmin ettim ;)
Bir uğursuzluk rastlantıdır. Ardından gelen ikincisi tesadüftür. Ancak üçüncüsü de karşına çıkarsa dikkatli olman gerekir!
Bu kadar çok sevdiğim kitap hakkında ufak bir de eleştirim olacak. İngilizce yazılmış bazı yerler okurken beni rahatsız etti. Türkçe olsa daha çok severdim. Örneğin ; Friday the 13th yerine 13. Cuma ; Church of Prophecy yerine Prophecy Kilisesi yazılsa bu kadar rahatsız olmazdım. Bu gibi örnekler çok olmasa da beni rahatsız etti . Bunu dışında kitabı çok sevdim ve devam kitabı olan Oluşum 'u okumaya hemen başlıyorum :)
Kitabın Adı :Girdap
Yazar :Murat Aloğlu
Yayınevi :Salon Yayınları
Sayfa Sayısı :320
Los Angeles şehrinde sakin geçen bir akşam, bir rahibin vahşice katledilmesiyle bozulur. Wolfgang Beauregard evine aldığı birisi tarafından sıra dışı şekilde öldürülmüştür. Polis teşkilatı ve adli tıbbın incelemeleri sonucu olay daha da şaşırtıcı hale gelir. Rahibin kanında ölümünden saatler önce verilmiş bir örümcek türünün zehrine rastlanır. Kısa süre sonra ortada ikinci bir katilin varlığından kuşku duyulurken Wolfgang'ın geçmişi araştırılmaya başlanır.
İşlenen cinayetler artar ve çok geçmeden yıllar öncesine uzanan gizli bir birim ortaya çıkar. İntikam arayışında olan birisi, bu birimin üyelerinin tek tek, kana susamış halde peşine düşerken diğer yandan olayları örtbas etmeye çalışan birileri karşısına çıkan herkesi ortadan kaldırmaktadır.
Serinin ilk romanı olan Girdap her anı tüyler ürperten, kararlılıkla ilerleyen bir intikam avı olması ile beraber karşınıza her sayfayı çevirdiğinizde ayrı bir sürpriz çıkarıyor ve sizi gizemli bir okuma şöleninin içine hapsediyor.
Sıkça gördüğüm bir kitaptı ama hiçbir fikrim yoktu kitaba dair. Sayende öğrenmiş oldum ve merak da ettim abla :))
YanıtlaSil