Takvim Kızı serisinin yeni kitabı Mart ile buradayım. Serinin her kitabını kendi ayında okumak isterdim fakat Mart ay sonuna doğru çıkınca ben de ancak okuyabildim.
Arkadya Bitter serinin kapaklarını değiştirdi. Eski kapakları renkli , cıvıl cıvıl ve albenisi fazlaydı. Kitap +18 olduğu halde kapak çekiciliği yüzünden küçük yaş grubunun ilgisi fazla olunca yayınevi kapakları değiştirdi. Yeni kapaklar sert karton ve bez cildin karışımı harika bir dokuya sahip. Gürünümü de sade ve bana göre bir o kadar da iddialı.
Kitap yine çok çabuk bitti. Karakter her ne kadar bana ters olsa da yazar okuyucuyu kendisine bağlamayı biliyor , kitap hızla okunuyor . Bu ay Mia biraz hüsrana uğruyor. Lipidosu çok fazla çalışan kızımız bu ay Chicago'ya gidiyor. Yakışıklı bir İtalyan olan Tony'nin nişanlısı rolünde. Bu yakışıklının neden kendisine bir nişanlı kiraladığını anlamıyor ve yine bu adamı görür görmez ağzı sulanıyor. Bu ay Mia'nın haline çok güldüm. Çünkü Tony bir eşcinsel... Kızımızın hayalleri suya düşüyor. Serisinin Ocak ayından tanıdığımız Wes bu ay da kendisini hatırlatmaya devam ediyor.
Bu ay kendine güvenmeyi, cesur olmayı ve kararının arkasında durmayı öğreniyor Mia. Her ay yeni bir şeyler öğreniyor ve kendisini geliştiriyor kızımız. Okumak isteyenler için tekrar belirtmek istiyorum kitap +18 için uygun. ...
Kitabın Adı :Takvim Kızı Mart
Yazar :Audrey Carlan
Yayınevi :Arkadya Bitter Yayınları
Orjinal adı : Calender Girl March
Çevirmen :Esra Çetin
Sayfa Sayısı :136
1 Milyon’dan fazla adetle satış rekorları kıran, listeleri altüst eden ve hakları 30 farklı ülkeye satılan… New York Times Çoksatanlar Listesi’nin 1 numarası… Audrey Carlan’ın dünya çapında ses getiren TAKVİM KIZI Arkadya Bitter farkıyla sizlerle. Takvimlerinizi hazırlayın! Her aya farklı bir kitap, her ay farklı bir macera. Bir nişanlı! Bu kez kas yığını bir İtalyan’ın ‘sahte nişanlısı’ olmak üzere Chicago’ya gidiyorum! Aslında durup düşününce neden geniş omuzlu, boksör ve aynı zamanda bir hayli zengin bir restoranlar zincirinin sahibi ‘sahte’ bir nişanlıya ihtiyacı olsun ki diye düşünmeden edemiyorum. Ancak bana düşünmem için para ödemiyorlar, değil mi? Antony yani Tony Fasano’yu gördüğüm ilk anda da tüm bu düşünceler aklımdan uçup gitti bile zaten! Adam kesinlikle yirmi dört yıllık hayatımda gördüğüm en eşsiz şeydi. Sonrasında olanlarsa neredeyse aklımı kaçırmama neden olacaktı. Size şu kadarını söyleyeyim, artık bu fazla iri, fazla zengin ve fazla yakışıklı adamın neden bana, yani ‘sahte bir nişanlıya’ ihtiyacı olduğunu çok iyi biliyorum…
güzel yazı olmuş emeğinize sağlık sizide bloguma beklerim :)
YanıtlaSil