Kırmızı Kedi Yayınları'nın Babil Kitaplığı serisinden Konuk Kaplan. Kitap ismini içerisindeki bir öyküden alıyor. Konuk Kaplan da dahil kitapta on altı öykü yer almakta. Aslında öyküden çok kısa masallar bana göre. Okurken masal tadı aldım öykülerde.
Jose Luis Borges'in ön sözü ile başlıyor kitap. Kesinlikle okumadan kitaba başlamayın. Çin edebiyatı hakkında harika bilgiler yer alıyor bu kısımda. Bu bölümde Çin'in batıl inançları çok güçlü bir ülke olduğundan bahsediliyor. Romanlarında gerçeküstü , imkansız olaylar yer alsa da bu ülke insanları tarafından bunlar gerçeküstü olarak algılanmıyorlarmış çünkü bu onlara göre gerçekmiş. Bu bana çok ilginç geldi. Bu bilgi ışığında seyrettiğim filmleri gözümün önüne gelince konular ve filmdeki sahneler onların kültürlerine göre daha anlamlı gelmeye başladı .
Kitaptaki ilk on dört öykü P'u Sung - Ling'e ait. Qing Hanedanı döneminde fakir bir ailede doğan yazar edebiyattaki başarılarından dolayı GongSheng dercesiyle onurlandırılmış ve hayatının çoğunu öykülerini yazarak geçirmiş. Öyküleri kısa , masalsı bir tada sahip ve onlara göre gerçekçi bana göre ise doğaüstü olaylarla bezeli . Öldükten sonra başka bir bedene giren ruh , iblisler , Ölüler ülkesi ... gibi. En kısa öykü ise Para Irmağı . Öyküyü size fikir vermesi açısından burada paylaşmak istiyorum :
Ünlü bir beyin uşağı , bir gün efendisinin bahçesindeyken akıp giden bir para ırmağı gördü . Irmak yaklaşık bir metre enindeydi , derinliği de bir o kadar vardı . Çabucak ırmaktan iki avuç dolusu kadar para alıverdi . Sonra geri kalanını da toplamak için kendini ırmağa bıraktı ama ayağa kalktığında gördü ki bütün ırmak altından akıp gitmiş. Kendine de kala kala o ilk iki avuç dolusu para kalmış. "Ah!" diyor yorumcu burada , "para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz."
Son iki öykü ise Cao Xuequin'e ait. Cao Xuequin de Qing Hanedanı dönemi yazarı . On yılı aşkın bir süre Çin'in en önemli klasik yapıtlarından biri sayılan Kızıl Köşk Düşleri'ni yazmıştır. Kızıl Köşk Düşleri Çin'de belki de roman kişilerinin en fazla olduğu yapıttır . Dört yüz yirmi bir roman kişisi bulunmaktadır kitapta. Bugüne kadar bu romanın tamamının çevrilmesi düşünülmemiştir. Tamamı çevrilseydi üç bin sayfayı kaplayacağı belirtiliyor ön sözde.
Uzak doğu edebiyatını her zaman sevdim ve seveceğim. Masal tadında olan bu kitap da doğaüstü ve gizemli öğelerin arasına hayata dair derslerin yerleştirildiği özgün yapıtlardan bir tanesi.
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Niyet etmeden kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
Kitabın Adı :Konuk Kaplan
Yazar :P'u Sung-ling
Yayınevi :Kırmızı Kedi
Çevirmen :C. Hakan Arslan
Sayfa Sayısı :96
“Düşlerin ya da daha yerinde bir deyişle, kâbuslara özgü dehliz ve labirentlerin krallığı: Yaşama geri dönen ölüler, aniden kaplana dönüşen yabancı bir ziyaretçi, aslında yeşil suratlı bir şeytanın üzerindeki kürkten başka bir şey olmayan çok güzel bir genç kız. P’u Sung-ling’in öykülerinden oluşan bu kitaba, onlar kadar şaşırtıcı ve umutsuz iki öykü daha ekledik. Yazarı büyük bir olasılıkla Cao Xueqin olan Kırmızı Köşk Düşleri XVIII. yüzyılda yazılmıştır. ‘Pao-Yu’nun düşü’, Lewis Carroll’ın Alice Harikalar Diyarında adlı yapıtında Alice ile Kırmızı Kralın birbirlerini düşledikleri bölümün ön anlatımıdır. Başlığı erotik bir eğretileme olan ‘Ay ve Rüzgâr Aynası’ ise belki de yazın sanatında tek başına duyulan cinsel hazzın onurlu ve kederli biçimde işlendiği tek anlatıdır.”-Jorge Luis Borges-
Kaydedeyim listeme canim ilgimi cekti 😊
YanıtlaSilmerak uyandırdı
YanıtlaSilÇin menşei bir kitap okumamıştım hiç,ilginç olabilir belki :)
YanıtlaSilWhat a wonderful post, dear! Great photos!
YanıtlaSilA big hello from Germany!
Hugs ♥