12/04/2019

# Bunker Tepesi Düşleri # John Fante # Kitap Yorumu # Parantez Yayınları

Bunker Tepesi Düşleri - John Fante

Bunker Tepesi Düşleri

   Dünyanın geç keşfettiği  , Türkiye'nin ise daha da geç keşfettiği yazar olarak bahsediliyor Fante'den . Bu geç keşfedilen yazarı ben daha da geç keşfettim.

   Bukowski'nin etkilendiği  ve çok beğendiği Fante , Arturo Bandini serisinin son kitabı olan Bunker Tepesi Düşleri'ni  kör olduktan sonra eşine yazdırmıştır ve kitap yazıldıktan bir sene sonra ölmüştür. Bu nedenle bu ktiabı serinin diğer kitaplarından bir tık farklı  , daha duygusal bulanlar olmuş. Ben diğer ktiapları okumadığım için karşılaştırma yapamıyorum.

  Arturo Bandini serisinin dördüncü ve son kitabı Bunker Tepesi Düşleri . Ben kitabı okuduktan sonra serinin bir parçası olduğunu öğrendim. Aynı karakteri anlatsa da kitaplar ben okurken bir eksiklik hissetmedim. Ayrı ayrı da okunabiliyor demek ki... Tarih sıralaması var mı bilmiyorum fakat serinin diğer kitaplarını da toplayıp okumayı isterim.

İyi bir yazar olmak isteyen Arturo Bandini 'nin Los Angeles'ta başından geçenleri okuyoruz kitapta. Kendisi iyi bir yazar olduğunu düşünse ve bir dergide bir kaç öyküsü yayımlansa da henüz bir kitabı yoktur Bandini'nin . Garsonluk yaparken senaristlik işi gelir ve bu işten iyi kazanmaya başlar Bandini. Çalıştığı bölümde Hollywood'daki yazarları , yaşam şekillerini görür , bazen aralarına karışır , bazen gözlemler ve özenir. İlginç ve aslında sıradan bir insandır Bandini . Bazen korkar , bazen ise anlık tepkiler verir , bazen de saklanır. Onu sevdiren de bu sıradanlığıdır belki de . Belki de yazarın onu anlatış tarzıdır. Kadınlara düşkün birisidir . Bazen komiklik seviyesine varır bu ilişkileri .

   Sıradan bir adamı , yazar olma çabalarını , hayatta kalmaya çalışmasını okuyoruz kitapta. Konu olarak  çok ilgi çekici ,sürükleyen , okuyucuyu çarpan olmasa da yazarın tarzı , anlatışı ve koyuyu ele alışı bakımından muhteşem bir kitap. Yazarı ve tarzını ben çok sevdim....

Bunker Tepesi Düşleri Kitabından Alıntılar :


 "İçimdeki zavallılık hissi kayboldu birden . Hayat sürüyordu , daktilo vardı , kağıt vardı , onları görmek için göz vardı , onlara hayat verecek düşünceler vardı . "

" Acıma , kendini beğenmişliğin göstergesidir."

" Öldüğünde ; öldüğünü sen bilmezsin , sadece başkaları için zordur . Aynı şey aptallığın için de geçerli ... "

" Sana ne yaptım ben , Tanrım ? Neden beni böyle cezalandırıyorsun beni? Tek istediğim yazmak , birkaç arkadaş , avareliğimin son bulması . Huzur ver bana , Tanrım. Değerli bir insan yarat benden . Şu daktilonun şarkı söylemesini sağla . İçimdeki şarkıyı bul . Bana iyi davran , çünkü çok yalnızım . "






Bunker Tepesi Düşleri - John Fante
Kitabın Adı : Bunker Tepesi Düşleri
Yazar : John Fante
Yayınevi : Parantez Yayınları
Orjinal adı :Dreams from Bunker Hill
Serisi : The Saga of Arturo Bandini #4
Çevirmen :Avi Pardo
Sayfa Sayısı :136



"Kadınlar! Hiçbir şey bilmiyordum kadınlar hakkında. Mümkün değildi onları anlamak. Bavulumu açıp eşyalarımı içine fırlatmaya başladım. Oda benimle konuşuyor, kalmam için yalvarıyordu -duvardaki Maxfield Parrish tablosu, masanın üstündeki daktilo, yatağım, harikulade yatağım, tepeye bakan pencere, düşlerim, düşüncelerimin, sözcüklerimin kaynağı; kendimin yankısı yalvarıyordu bana kalmam için. Gitmek istemiyordum ama kabullenmekten başka çarem yoktu, kırdığım potla kendimi tekmeleyip kapı dışarı etmiştim, geri dönüş yoktu. Elveda Bunker Tepesi."

John Fante, Bunker Tepesi Düşleri'nde deneyimsiz bir genç yazarın, bir yandan yazar olma mücadelesi verirken diğer yandan insan ilişkilerindeki başarıları ve başarısızlıklarını anlatıyor. Fante’nin başyapıtı Toza Sor’dan tanıdığımız Arturo Bandini, özellikle kadınlarla olan ilişkilerinde deneyimsizliğinin acı bedelini sık sık ödüyor. Büyük mutlulukları avucundan nasıl kaçırdığını duru ve akıcı anlatımıyla aktarıyor.





John Fante Kimdir ? 

John Fante
 (8 Nisan 1909 -  8 Mayıs 1983) İtalyan asıllı ABD'li romancı, kısa hikâye yazarı, senarist.

John Fante'nin babası duvar işçisi Nick Fante bir İtalyandı. Yüzyılın başında ABD'ye göç etti. 8 yıl sonra da oğul John dünyaya geldi. Boulder'da yetişti, Colorado Üniversitesi'ne kayıt yaptırdıysa da eğitimini tamamlayamadı, 20 yaşındayken okuldan ayrıldı. 1918'de ABD vatandaşı olan baba Nick Fante, 1929 yılında ailesini terk etti. Babanın da ayrılmasıyla aile gittikçe fakirleşti. John da Kaliforniya'ya gitti, bir balık fabrikasında çalışmaya başladı, kısa bir sonra da annesini de yanına aldırdı.

Balık fabrikasında çalışmaya başlayınca hayatı bir düzene girdi. Boş zamanlarında sürekli okuyan Fante, işçilikten arta kalan zamanlarda sürekli hikâyeler yazmaya başladı. 1933'te ilk romanı Los Angeles Yolu'nu bitirdi, bu kitapla birlikte aynı zamanda hep başkahraman olarak kalacak Arturo Bandini de doğuyordu. İlk kitabı yayınevlerince provokatif olduğu gerekçesiyle reddedildi. 1938 yılında ilk romanı yayımlanabildi, Bahara Dek Bekle, Bandini. 1939 yılında da Charles Bukowski'nin öve öve bitiremediği Toza Sor yayımlandı.

Daha sonra Hollywood'a doğru kaymaya başlayan Bandini, ünlü yönetmenlerle (Orson Welles, Francis Ford Coppola) ahbap oldu. Yazın dünyasından yavaş yavaş uzaklaşmaya başladı, evlendi. Edebiyat dünyasına Hayat Dolu'yla geri döndü fakat eski hırçın hali biraz geride kalmış gibi görünüyordu. Hayat Dolu'nun senaryosuyla Oscar'a aday oldu. 1955'te şeker hastası olduğunu öğrendi, giderek sağlığı bozuldu, kör oldu ve iki bacağı kesildi. Son romanını karısına söyledi, o yazdı: Bunker Tepesi Düşleri (1982). Ertesi yıl da öldü.

Ömrünün son yıllarında Bukowski hep Fante'nin yanında oldu. Black Sparrow Press'e baskı yaparak Fante ölmeden kitaplarının tekrar basılmasını sağladı. Ona adeta tapan Bukowski, zamanında fazla ilgi gösterilmeyen Toza Sor'un en sevdiği kitap olduğunu yineleyip durdu. Arturo Bandini serisinin tekrar popüler olmasını sağladı. 2000'de John Fante biyografisi Full of Life: The Biography of John Fante piyasaya çıktı. 2003'te The Fante Reader takip etti, bu kitapta da bazı öyküleri ve mektupları yer alır.                                                             Kozmokitap

4 yorum:

  1. Bunker Tepesi Düşleri üzerine çok kafa yorulmuş bir eser olarak algıladım not aldım
    "Kitap tanıtan site" bize çok faydalı oluyor teşekkürler editör

    YanıtlaSil
  2. Seriyi bende çok merak ettim :) Mutlaka okuyacağım teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  3. Alıntılar ile dikkatimi çekti

    YanıtlaSil
  4. fante parantezden beş altı kitabını okudum bu bunker çok iyi toza sor da. toza sor un filmini de öğütlerim :) e bukowskinin hocasıııı :)

    YanıtlaSil

Yorumlarınızda link vermemeye dikkat ediniz. Link verdiğiniz yorumları yayımlamıyorum maalesef :(

Web sitemizdeki fotoğrafların, yazıların izin alınmadan kopyalanması, yayınlanması, alıntı olduğu ve kaynağı belirtilmeden bir takım amaçlar için kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri yasasına aykırıdır. İzin alınmadan kopyalanan resim ve yazılarımızla ilgili dilekçe ve dava açma hakkımız saklıdır.